İnternet Üzerinden Yapılan Yayınlarda Tekzip Prosedürü

Nov 03, 2015

Cevap ve düzeltme olarak da bilinen tekzip hakkı, kendileri hakkında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişi ve kuruluşlara, aynı yolu kullanarak karşılık verme, kendilerini savunma ve yanlış açıklamaları düzeltme imkânı tanıyan bir haktır.

Basın özgürlüğünün kötüye kullanılmasını önlemek, kamusal iletişim görevinin amaca uygun kullanılmasını sağlamak amacıyla öngörülen koruma yollarından biri olan tekzip hakkı, hem bir hakkı hem de bir yükümlülüğü kapsar. Kendisi hakkında, gerçeğe aykırı şekilde yayında bulunulan kişi, bu yayına cevap vermek ve yanlış beyanları düzeltmek yetkisine sahiptir. Yayında bulunan organ ise, verilen cevabı ve/veya yapılan düzeltmeyi yayımlamakla yükümlüdür. (Sibel Özel, Uluslararası Alanda Medya ve İnternette Kişilik Hakkının Korunması, Seçkin Yayıncılık, Ankara, 2004, s. 68; Abdullah Güzel, Cevap ve Düzeltme Hakkı, Adalet Yayınevi, Ankara, 2010, s. 22.)

Hukuki Niteliği

Basın açıklamalarından zarar gören kişi ve kuruluşların adli yollardan haklarını aramaları ve zararlarını tazmin ettirmeleri çoğu zaman uzun süre alır. Bireysel hak ve özgürlükleri korumaya yönelik diğer hukuki yollara kıyasla daha hızlı koruma sağlayan cevap ve düzeltme hakkı, aynı zamanda daha geniş bir alanda etki doğurmaktadır. Zira tekzip hakkı kullanılarak söz konusu gerçek dışı habere ilişkin düzeltmenin yayımlanması, daha geniş bir kitleye ulaşma imkânı sağlayacaktır. Bununla birlikte, söz konusu yayına karşı cevap ve düzeltme hakkının kullanılması diğer başvuru haklarını ortadan kaldırmaz.

Mevzuatımızda temel bir hak olarak düzenlenmiş bulunan cevap ve düzeltme hakkı, dayanağını doğrudan Anayasa’dan alır. 1982 Anayasasının 32. maddesine göre;

“Düzeltme ve cevap hakkı, ancak kişilerin haysiyet ve şereflerine dokunulması veya kendileriyle ilgili gerçeğe aykırı yayınlar yapılması hallerinde tanınır ve kanunla düzenlenir.”

Cevap ve düzeltme hakkı, internet üzerinden yapılan yayınlar için 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un (“5651 sayılı Kanun”) 9. maddesinde düzenlenmiştir.

İnternet Yayınlarında Cevap ve Düzeltme Hakkının Kullanılması

Kanun’un 9. maddesine göre, cevap hakkının doğması için, içeriği itibarıyla kişinin haklarını ihlal eden bir yayın olmalıdır. Cevap hakkını kullanabilecek kişi ise, cevap hakkının doğumuna neden olan internet ortamındaki yayının içeriğinden dolayı hakları ihlal edilen kişidir. Söz konusu maddenin 1,2,3 ve 4 numaralı bentlerinde ise, yayın içeriği nedeniyle haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişi ya da kişilerin hangi usullerle ve hangi mercilere yayın durdurma talebinde bulunacakları aşamalarla belirlenmiş bulunmaktadır.

Anılan düzenlemeye göre, internet yayınlarından dolayı cevap hakkını kullanmak isteyen kişi, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması halinde de yer sağlayıcısına başvurarak kendisine ilişkin içeriğin yayından çıkarılmasını ve hazırladığı düzeltme metninin yayımlanmasını isteyebilecektir.

Bu başvurudan itibaren içerik ve/veya yer sağlayıcı kendisine ulaşıldığı andan itibaren iki gün içinde, talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Bu süre zarfında talep yerine getirilmediği takdirde, reddedilmiş sayılır.

Burada başvuru için öngörülen bir süre sınırlaması bulunmamaktadır. Başvurucu hakkındaki yayını fark ettiği andan itibaren içerik ya da yer sağlayıcıya başvuracak, ancak bu tarihten itibaren belirli sürelere uymak gerekecektir.

Talebin reddedilmiş sayılması halinde, ilgili kişi on beş gün içinde yerleşim yeri sulh ceza mahkemesine başvurarak, içeriğin yayından çıkarılmasına ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabın bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasına karar verilmesini isteyebilecektir. Sulh ceza hâkimi bu talebi üç gün içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Sulh ceza hâkiminin kararına karşı ise yedi gün içinde asliye ceza mahkemesine itiraz yoluna gidilebilir.

Asliye ceza mahkemesi doğrultusunda, sulh ceza hâkiminin kesinleşen kararının, kendisine yapılan başvuruyu yerine getirmeyen içerik veya yer sağlayıcısına tebliğinden itibaren iki gün içinde, içerik yayından çıkarılarak hazırlanan cevabın yayımlanmasına başlanır. Cevaba ilişkin yayın, kullanıcıların ana sayfadan doğrudan ulaşabileceği şekilde ve “tekzip” başlığı altında yapılmalıdır.

Yasa koyucu, internet ortamında cevap ve düzeltme kararını mahkeme kararına rağmen yerine getirmeyen içerik ya da yer sağlayıcısı sorumlusuna hürriyeti kısıtlayıcı ceza öngörmüştür. Buna göre sulh ceza hâkiminin kararını belirtilen koşullara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen sorumlu kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İçerik veya yer sağlayıcının tüzel kişi olması halinde, bu fıkra hükmü yayın sorumlusu hakkında uygulanır.

Sonuç

Tekzip hakkı, kişilere kendilerine zarar veren yayınlar karşısında en çabuk şekilde ve aynı silahlarla korunma imkânı vermektedir. Hakkında şeref ve haysiyetini ihlal edici veya gerçek dışı yayın yapılan bir kişi, bu yayına karşı, ancak karşılık vererek veya düzeltme yazarak kendisini savunabilir. Tekzip hakkının doğması için iki koşul öngörülmüştür. Bunlardan birincisi, yayınlarla kişinin şeref ve haysiyetinin ihlal edilmiş olması; ikincisi, kişiler hakkında gerçeğe aykırı yayın yapılmasıdır. Bu koşullardan birinin gerçekleşmesi durumunda, ilgili yasanın öngördüğü usule göre başvuru yapılabilir.

Av. Esin Erenses
Ocak 2014, İstanbul