Kredi Kartı Dolandırıcılığı

Oct 23, 2015

Özellikle 2000’li yıllardan sonra kredi kartıyla yapılan alışverişlerde yaşanan ciddi artışı takiben internetten yapılan alışverişlerde de kredi kartının kullanılması, dolandırıcıların bu sektörü hedef almasına neden olduğu gözlemlenmektedir. Kredi kartı veya banka kartı bilgileri kendi rızası dışında çalınan kart sahipleri de bu nedenle mağdur duruma düşmektedirler. İşte bu soruna en azından bir çözüm bulabilmek adına çıkartılan 23/02/2006 tarihli ve 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 12. maddesi kart sahiplerinin mağduriyetini biraz olsun giderebilmektedir.

1. Sorumluluk Sınırı

İlgili kanunun 12. maddesinden anlaşılacağı üzere eğer kart bilgileri kullanıcının rızası veya bilgisi dışında ele geçirildiyse, kartın ait olduğu bankaya yapılacak bildirim sayesinde, kullanıcılar; dolandırıcıların bildirimden önceki 24 saat içinde karttan yapmış olduğu harcamaların sadece 150,00-TL’nden sorumlu tutulmaktadır. Ancak yine aynı maddeye göre hukuka aykırı kullanımın, hamilin ağır ihmaline veya kastına dayanıyorsa ve özellikle kart sahibi bankaya konuyla ilgili bildirimi yapmaması halinde bu 150,00 TL’lik sınır uygulanmayacaktır. Bu nedenle kart sahiplerinin dolandırıcılığa konu işlemi öğrenir öğrenmez bankalarıyla iletişime geçip, konuyla ilgili bilgi vermelerinde fayda var. Nitekim Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2013/32840 E. 2014/18798 K. Sayılı ve 12.6.2014 tarihli kararında da belirttiği üzere “Görüldüğü üzere, kredi kartı sahibi, banka ile sözleşme imzaladığı ve kartın kendi zilyetliğine geçtiği andan itibaren anılan yasa gereğince kendisine tevdi edilen kredi kartını, gerekse bu kartın kullanılması ile ilgili bilgileri koruma ve saklama ile yükümlüdür. Ancak 5464 Sayılı Kanun gereğince kredi kartı ya da bu bilgilerin kaybolması ya da çalınması halinde ağır ihmali ya da kastı bulunmadığı sürece bankaya yapacağı bildirimden önceki yirmi dört saat içinde gerçekleşen hukuka aykırı kullanımdan doğan zararlardan yüzelli Yeni Türk Lirası ile sınırlı olmak üzere sorumludur. Bu durumda Kanunun 12. maddesinin her somut olayın özelliğine göre değerlendirilmesi gerekir.” Anılan karardan da anlaşılacağı üzere 24 saatlik süre önem arz etmektedir.

2. İtiraz Süreci

Yine aynı kanunun Şikayet ve İtirazlar başlıklı 11. maddesine göre de bankalar kart sahiplerinin yapacakları şikayet ve itiraz başvurularını, ilgilinin yaptığı başvuru tarihinden itibaren 20 gün içinde gerekçeli bir şekilde cevaplandırmakla ve ilgili birimlere kolaylıkla ulaşmasını sağlayacak tedbirleri almakla yükümlüdürler. Ancak burada yine kart sahiplerinin dikkat etmesi gereken bir konu; kart sahipleri kredi kartı ile yapılan işlemlere, kartın son ödeme tarihinden itibaren 10 gün içinde, bankaya başvurmak suretiyle itiraz edebilecek olmasıdır. Eğer kart sahibi süresi içinde hukuka aykırı olduğunu düşündüğü işlem için bankaya başvurmaz ise hesap özeti kesinleşir. Ancak; hesap özetinin kesinleşmesi genel hükümlere göre kart sahibinin dava hakkını ortadan kaldırmaz. Bunun yanı sıra kredi kartı hamili, bankaya yapacağı itiraz veya şikayet başvurusunda, hesap özetinin hangi unsurlarına itiraz ettiğini gerekçesiyle birlikte açıkça belirtmelidir.

3. Sorumluluk Rejimi

5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun İmza Gerektirmeyen İşlemler başlıklı 20. maddesine göre de kredi kartı ile yapılan işleminin niteliği nedeniyle harcama ve alacak belgesi düzenleme imkanı olmayan hallerde kartlar, hamil tarafından çeşitli iletişim araçları ile kart numarası bildirilmek veya imza yerine geçen kod numarası, şifre ya da kimliği belirleyici benzeri başka bir yöntemle işlem yapılmak suretiyle de kullanılabilir ifadesi ile internet üzerinden kredi kartı ile yapılan işlemleri işaret etmektedir. Bu işlemlerde kart sahiplerinin lehine bir yorumla aynı kanunun 15. maddesi dikkat çekmektedir. Maddenin 3. fıkrasına göre “Bu Kanun'un 20 nci maddesi uyarınca harcama belgesi düzenlemeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla yapılan mal ve hizmet alımlarındaki hukuka aykırı kullanımlardan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamaz.”

Kredi kartıyla internet üzerinden yapılan dolandırıcılık suçunun önüne geçebilmek adına kanun koyucu bu konuda üye işyerlerine de önemli bir sorumluluk yüklemektedir. Kanunun üye işyeri terimiyle; bankalar ile yaptığı sözleşme çerçevesinde kart sahiplerine mal ve hizmet satmayı kabul eden gerçek ve tüzel kişiyi belirtmektedir. Kanuna göre; üye işyerleri, 20.madde uyarınca harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla işlem yapılmasına olanak sağlamak üzere kuracakları sistemlerin güvenli bir şekilde çalışmasını temin etmekle yükümlüdür. Buradan anlayacağımız üzere internet üzerinden kredi kartıyla yapılan işlemlerde, işlemin yapılacağı üye iş yerleri, kart sahiplerinin güvenliği için gerekli önlemleri alarak, işlemlerin sağlıklı ve güvenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlamalıdırlar.

Sonuç olarak; 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ile her ne kadar kart sahipleri korunmaya çalışılsa da, kart sahiplerinin dolandırıcılık sonucu yapılan işlemi öğrenir öğrenmez bankalara bildirim yükümlülüğü ve bu işlem sırasında ağır ihmal ve kusurunun bulunmama şartı bulunduğundan tüketicilerin dikkatli olması gerektiği açıktır. Dolandırıldığını anlayan tüketicinin ilgili bankaya yapacağı itiraz ve şikayet başvurusu ile hakkını araması en doğal hakkıdır; ancak kart sahipleri bu konuda yine temkinli olmalı ve kanunda belirtilen süreleri kaçırmamalıdırlar.


Av. Emre Mağat
23.10.2015