Haksız Rekabet Durumunda Başvurulabilecek Hukuki Yollar

Feb 22, 2015

I. GENEL BİLGİ

Haksız rekabete ilişkin düzenlemeler, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 54 ila 63. maddeleri arasında getirilmiştir. Haksız rekabet teşkil eden fiiller, TTK’nın 55. maddesinde altı ana başlık altında, sınırlayıcı olmayarak sayılmıştır. Buna göre,

a) Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar,
b) Sözleşmeyi ihlâle veya sona erdirmeye yöneltmek,
c) Başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanmak,
d) Üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek;
e) İş şartlarına uymamak;
f) Dürüstlük kuralına aykırı işlem şartları kullanmak

suretiyle işlenen eylemler, haksız rekabet teşkil eder. TTK madde 55’in ilk fıkrasında yer alan “Aşağıda sayılan hâller haksız rekabet hâllerinin başlıcalarıdır” ibaresinden hareketle, madde kapsamının mümkün olduğunca geniş tutulmaya çalışıldığı, madde lafzında sayılmayan ama haksız rekabet teşkil edebilecek başka fiillerin de bu kapsamda değerlendirilebilmesine imkan sağlandığı söylenebilecektir.

II. HAKSIZ REKABET DURUMUNDA AÇILABİLECEK DAVALAR

Haksız rekabet fiillerini işleyen kişilerin bu davranışlarından kaynaklanan hukuki ve cezai sorumlulukları bulunmaktadır. Bu bağlamda, haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, mesleki itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek kişiler, aşağıdaki belirtilen davaları açabilirler. Bu davalarda zaman aşımı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde fiilin işlenmesinden itibaren üç yıldır.

A. Hukuk Davaları

1. Tespit Davası: Tespit davası, bir eylemin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine yönelik olarak açılan bir davadır.

2. Haksız Rekabetin Men’i Davası: Bu dava, halihazırda devam etmekte olan ve haksız rekabet teşkil eden bir durum ya da eylemin sona erdirilmesi amacıyla açılmaktadır. Bu davayla, tespitin bir adım ötesinde, mahkeme aracılığıyla haksız rekabet teşkil eden duruma son verilmesi amaçlanmaktadır.

3. Haksız Rekabetin Ref’i Davası: Bu dava, haksız rekabet sonucunda ortaya çıkan maddi durumun ortadan kaldırılması ve eylemin sonuçlarının giderilmesi amacıyla açılır. Haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesi ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhası da bu dava yoluyla sağlanabilir.

4. Maddi Tazminat Davası: Haksız rekabet teşkil eden eylem sonucunda zarar gören kişilerin açabileceği bu davayla, maruz kalınan zararın tazmini amaçlanmaktadır. Kanundaki düzenleme uyarınca, tazminat olarak hâkim, haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verebilir.

Konuyla ilgili olarak, Yargıtay aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmiştir:

“O halde burada tazminat hesabına esas alınması gereken kıstas, TTK.nun 58 nci maddesinin ( e ) bendinden sonra gelen cümlesinde belirtildiği gibi, "haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen yararın karşılığı" da olabilir. Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye uygun olarak davacının maddi tazminat isteminin değerlendirilmesi gerekir.” (Yargıtay 11. HD. 6.10.2003 tarih ve 2003/2585 E., 2003/8782 K. sayılı kararı)

5. Manevi Tazminat Davası: Bu dava, Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi uyarınca açılabilecektir. Dava sonucunda hakim tarafından belirli bir tazminatın ödenmesine veya fiilin kınanmasına ve bu kararın basın yolu ile ilanına karar verilir.

Yargıtay 11. HD, 1.5.2006 tarih ve 2005/4938 E., 2006/4864 K. sayılı ilamında, aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmiştir:

“…Ancak dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı ile aynı alanda ve aynı yerde ticari faaliyette bulunan davalıların, sahte tablo sattığı isnadı nedeniyle, davacının ticari itibarının sarsıldığı anlaşılmaktadır. TTK.nun 58 nci maddesi haksız rekabet yönünden iktisadi menfaatleri bakımından zarar gören veya böyle bir tehlikeye uğrayan kimseye, BK.nun 49 uncu maddesindeki şartlar mevcutsa, manevi tazminat isteyebilmek hakkını tanımıştır.”

B. Ceza Davaları

Cezai sorumluluk, TTK’nın 62. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre,
• yasada tanımlı haksız rekabet fiillerini işleyen kimseler,
• kendi icap ve tekliflerinin rakiplerininkine tercih edilmesi için kişisel durumu, ürünleri, iş ürünleri, ticari faaliyeti ve işleri hakkında kasten yanlış veya yanıltıcı bilgi verenler;
• çalışanları, vekilleri veya diğer yardımcı kimseleri, çalıştıranın veya müvekkillerinin üretim veya ticaret sırlarını ele geçirmelerini sağlamak için aldatanlar;
• çalıştıranlar veya müvekkillerden, işçilerinin veya çalışanlarının ya da vekillerinin, işlerini gördükleri sırada cezayı gerektiren bir haksız rekabet fiilini işlediklerini öğrenip de bu fiili önlemeyenler veya gerçeğe aykırı beyanları düzeltmeyenler;

bu haksız fiilden zarar gören kişilerin savcılık nezdinde gerçekleştirecekleri şikâyet üzerine, iki yıla kadar hapis ya da adli para cezasıyla cezalandırılırlar.

Şikâyetçinin bu hakkı, hakların doğumunu öğrendiği günden itibaren bir yıl ve her halde bunların doğumundan itibaren üç yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, haksız rekabete yol açan fiil, aynı zamanda Türk Ceza Kanunu’nda tanımlanmış ve daha uzun zamanaşımı süresine tabi olan bir suç tipi niteliğinde ise, bu süre hukuk davaları için geçerli olur.

III. SONUÇ

• Haksız rekabet sebebiyle, yukarıda açıklanan hukuk davalarının açılması mümkündür.
• Haksız rekabet teşkil eden fiiller sebebiyle, hukuki sorumluluğun yanı sıra, haksız fiil teşkil eden fiilleri işleyen kişiler aleyhine Savcılık nezdinde suç duyurusunda bulunulabilir.


Av. Eymen Akbaykal Yaygın
22.02.2015